“`html
Türkiye, Münbiç’te PYD/YPG’ye Yönelik Bir Harekât Gerçekleştirebilir!
Suriye’de son zamanlarda meydana gelen gelişmeleri yorumlayan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. İbrahim Arslan, Suriye krizinin birçok farklı aktör tarafından şekillendirildiğini ve bu süreçte anlık olaylara bakarak gelecek tahmini yapmanın son derece zor olduğunu vurguladı.
Doç. Dr. İbrahim Arslan, “Münbiç bölgesinde PYD/YPG’ye yönelik olarak Türkiye, Suriye Milli Ordusu ile birlikte bir askeri harekât düzenleyebilir. Mevcut durum ve güvenlik açıkları, Astana sürecinin sonlandığına veya yeni bir yapılandırmanın gerekli olduğuna işaret etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı olan Doç. Dr. İbrahim Arslan, Suriye’deki son gelişmelerin önemini değerlendirdi.
Esad, Reform Yerine Sert Önlemler Aldı
Arap Baharı sırasında, halkının çoğunluğunu Sünnilerin oluşturduğu Nusayri yönetimi altındaki Suriye’de iç karışıklıklar patlak verdi. Doç. Dr. Arslan, “Beşar Esad, iç karışıklıkları gidermek için halkın taleplerine yönelmek yerine, muhalefete karşı sert müdahelelerde bulundu. Bu durum, Suriyeli muhaliflerin ülkelerini terk ederek Türkiye gibi daha güvenli ülkelere sığınmalarına yol açtı. Türkiye’nin bu süreçteki tercihleri, Suriyeli göçmenlerin sayısını artırdı.” şeklinde konuştu.
Suriye Parçalı Bir Yapıya Dönüştü
Arslan, Suriye’nin, ABD, Rusya, İran ve Türkiye gibi büyük güçlerin sürece dâhil olmasıyla çok parçalı bir yapıya sahip olduğunu belirtti. “Suriye’nin kuzeydoğusunda PYD/YPG, Türkiye’nin güneyinde Türk destekli bölgeler, İdlib’de muhalifler ve güneyde IŞİD kontrolünde alanlar bulunmaktadır. 30 Aralık 2016’da Türkiye, Rusya ve İran liderliğinde bir ateşkes sağlandı ve Astana süreci başlatıldı.” dedi.
HTŞ, Batılı Ülkelerden Destek Alıyor
Suriye’deki son durumları değerlendiren Arslan, İdlib’in durumuna da dikkat çekti. “İdlib, 4 milyon insanın yaşadığı, rejim karşıtı muhaliflerin bulunduğu bir bölgedir. Ebu Muhammet Colani liderliğindeki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ), El Kaide’ye bağlı olarak 2011’de kuruldu. HTŞ, zaman zaman Türkiye’ye karşı sert söylemlere sahip olsa da, son dönemlerde daha ılımlı bir imaj çizmeye çalışmaktadır.” şeklinde bilgilerini paylaştı.
Suriye Milli Ordusu, 36 Farklı Örgüt İçeriyor
Arslan, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu’nun içinde yaklaşık 36 farklı grup bulunduğunu belirtti. “Başlangıçta ABD ve Türkiye tarafından eğitilen Özgür Suriye Ordusu, 2015’te ABD’nin projeden çekilmesi sonrası Türkiye’nin kontrolüne geçti. Hem HTŞ hem de Suriye Milli Ordusu, Suriye rejiminin devrilmesi için bir motivasyon sağlamaktadır.” açıklamalarında bulundu.
Bağlantılı Gelişmelerin Önemi
Uluslararası ilişkilerdeki eş zamanlı gelişmelerin birbirine bağlantılı olduğuna dikkat çeken Arslan, “Rusya-Ukrayna savaşı, NATO’nun doğuya genişlemesiyle ilgili endişeler nedeniyle ortaya çıkmıştır. Bu durum, uzun vadede bölgedeki dengeleri etkileyebilir.” diye ekledi.
Arslan, HAMAS ve İsrail arasındaki çatışmaların da kritik bir noktada durduğunu belirterek, “7 Ekim 2023’te HAMAS’ın başlattığı Aksa Tufanı operasyonu, geniş çaplı bir askeri müdahaleye neden oldu. 50 binden fazla Filistinli, bu süreçte hayatını kaybetti.” dedi.
İdlib ve Halep Üzerindeki Stratejik İlişkiler
HTŞ’nin Halep’teki harekâtı ile ilgili olarak Doç. Dr. Arslan, “HTŞ’nin bölgedeki güç kaymalarını fırsata çevirmek isteyebileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Bunun yanı sıra, PYD/YPG’nin Suriye içlerine doğru kayması, Türkiye için bir tehdit olarak değerlendirilecektir.” açıklamalarında bulundu.
Bölgedeki Gelişmelerin Geleceği
Doç. Dr. Arslan, HTŞ ve Suriye Milli Ordusu’nun potansiyel hareketlerine dikkat çekerek, “Suriye krizinde her an değişen dengeleri gözlemleyerek, geleceğe yönelik tahmin yapmanın zorluğunu vurgulamak gerekiyor. 2 Aralık’ta gerçekleşen Rusya ve İran’ın destek açıklamaları, bölgedeki çatışmaların büyüyebileceğini göstermektedir.” diye sözlerine son verdi.
Sonuç olarak, Türkiye’nin Münbiç bölgesindeki PYD/YPG’ye karşı olası bir harekâtı, hem bölgedeki dengeyi değiştirebilir hem de yeni bir siyasi yapılandırmayı tetikleyebilir.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
“`